top of page

Gilaboru

Bünyan'da ormanlık ve koruluk yoktur. Kendiliğinden yetişen bodur çalılıklara ve kevenlere dağlarda rastlanmaktadır. Bünyan ve köylerinde meyvecilik yapılmaktadır. En çok, kayısı – elma – erik – ceviz – armut gibi  meyve ağaçlarına rastlanmaktadır. 


Bu meyvelerin dışında girabolu – girebolu – gilaboru – gilaburu  gibi adla anılan bir meyve daha vardır ki, İngilizler cramp bark veya guelder rose, Hollandalılar gelderse roos, Almanlar ise  gemenier schneeball diye isimlendirirler. Bilimsel adı ise  vibirnum opulus’tur.

 

Türkçe’de kullanılan “gilaboru” sözü, Latince kökünden gelen ve bugün İngilizce’de de kullanılan “globule” kelimesinden gelmektedir. Globulenin anlamı, küçük, yuvarlak kürecik demektir

2 – 4 metre yükseklikte olan bu meyve ağacı, dünyada sadece Kuzey Amerika, Meksika ve Kanada’da; Avrupa’da ise Kuzey İrlanda’da, bunun dışında Türkiye'de sadece Orta Anadolu bölgesinde, Kayseri yöresinde ağırlıklı olarak Bünyan, Akkışla, Gesi ve Hisarcık’ta, Konya’da, Yozgat’ta, Sivas’ta ve Tunceli’de  yetişmektedir. Kayseri ve çevresinde gilaboru, gileburu, gilebolu diye bilinen bu meyvenin adı Konya’da giligili, gilaboru, giraboğulu diye isimlendirilir. Sivas ve Yozgat’ta ise gilaburu, girabolu, geleboru olarak söylenir. Tunceli’deki adı ise dağdağan, dağdığan, geleboru, gilabada  veya  gildar dır.

 

Gilaborunun hem meyvesinden hem de kabuklarından yararlanılır. Meyvesinin içerisindeki bileşimde valerianik asit – fosenik asit – viburnik asit – volatile asit – salikoside – arbutin – reçine – tanen – çivit – demir şurubu  bulunduğu keşfedilmiştir. Bu bileşimleri sayesinde kramp çözücü, yatıştırıcı, dokuları sıkılaştırıcı ve sinir sistemini güçlendirici bir etkiye sahiptir.

 

Kabukların kullanım alanları : Genç dalların kabukları nisan – mayıs döneminde soyulup ince olarak kıyılır ve gölgede kurutulur. Bu kurumuş kabuklar kramplara ve kas gerginliklerine karşı çok iyi sonuçlar vermektedir. Genellikle iki alanda kullanılır: Birisi yumurtalık ve döl yatağı kasları ile ilgili problemlerdir. Bitki döl yatağını yatıştırır ve adet görme sürecinde ortaya çıkan krampları sona erdirir. Bunun yanında bu etkisinden dolayı düşükleri de önleyebilir. İkincisi ise, aşırı adet kanamalarını veya menopozla ilgili kanamaları kontrol altına alır. Astım, romatizma, yüksek tansiyon, sara nöbetleri, kabakulak, doğum sonrası spazmlar ve uyku bozukluğu gibi bir çok rahatsızlıklara yararlı olduğu saptanmıştır.

 

Kabukların kullanım biçimleri :  yarım veya bir tatlı kaşığı ince kıyılıp kurutulmuş dal kabuğu orta boy bir su bardağı dolusu soğuk suya eklenir. Hafif ısıda kaynama dercesine geldikten sonra 10 – 15 dakika daha kaynatılıp süzülür. Bu çay, soğutulmadan üç bardak içilir. Her gün içilecek olan çay yeniden yapılır.

Karışım : Döl yatağı ve yumurtalık ağrıları ile, düşük tehlikesine karşı Kediotu Kökü çayı ile eşit miktarda karıştırılarak kullanılır. Yarım tatlı kaşığı gilaboru kabuğu ile yarım bardak suda hazırlanan gilaboru çayı, yarım tatlı kaşığı kediotu kökünün yarım bardak kaynar suda haşlanıp 10 dakika bekletilen çayı ile karıştırılıp içilir. 

UYARI : Aspirine alerjisi olanlarda alerjik tepki yapabilir. Önerilen dozajlara uyulduğunda yan etkisi yoktur.

 

Meyvelerinin kullanım alanları : Sonbaharda toplanıp duru su ile salamura yapıldıktan sonra tüketilen gilaborunun da bilinen bir çok faydaları vardır. Sıkılmak suretiyle elde edilen gilaboru suyuna aynı miktarda duru su ilave katılarak elde edilen içeceğin aşağıdaki rahatsızlıklarda fayda verdiği bilinmektedir.

 

Böbrek : Böbrekteki taş ve kumların düşürülmesinde lazer, ses dalgası veya açık ameliyata gerek kalmadan bunların dışarı atılmasında kimyasal çözümleme yoluyla yok ettiğinden veya kanalları genişletme özelliği nedeniyle eritemediği bu taşları genişlemiş kanallardan dışarı atma yönünde yarar sağlamaktadır. Uygulanacak bir kür, bir hafta içerisinde 6 – 8 mm böbrek taşı eritebilmektedir. (bir kür 8 kg. dır.) eğer taş 8 mm den büyükse her 8 mm için bir kür düşünülmelidir. Gilaboru ayrıca böbrek tembelliğine ve bazı kistlere de iyi gelmektedir. Sertliğinden dolayı lazerin de kıramadığı kristalize böbrek taşlarını gilaboru da eritemez. Bu cins taşların oluşma oranı % 1 – 2 civarındadır.

 

Prostat : Gilaboru, idrar kanallarını genişletme özelliği nedeniyle, mesanedeki idrarın bir seferde ve kolayca boşalmasını sağlar. Böylece gece veya gündüz sık sık tuvalete çıkma ihtiyacını azaltır.

 

Kadın hastalıkları : Adet zorluğu ve düzensizliğine karşı çok etkilidir. Spesifik (kendine özgü) kramp, yumurtalık ve rahim kası rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılır. Rahmi rahatlatır ve adet görme dönemindeki kramplar sona erer. Ayrıca mensturasyon (ay başı) dan kaynaklanan ağrıları azaltır. Düşük durumu veya tehlikesinde kullanılır. Damar genişliğini düzenlediğinden, adet dönemlerinde aşırı kan kaybını ve menopozdaki kanamaları azaltır.

 

Kalp / tansiyon :  Gilaboru, yatıştırıcı, damar genişliğini düzenleyici, iskelet ve kas rahatlatıcı, kalp güçlendirici bir etkiye sahiptir. “Visceral” gerilim / tansiyon için çok etkilidir. Kas gerilimini azaltır ve spazmları engeller. Hipertansiyonda cardiovascular  sistemini rahatlatır ve tansiyon rahatsızlığından kaynaklanan kabızlığı engeller.

bottom of page